• Devlet Yardımları Hukuku / Yayınlarımız

  • TÜRKİYE İÇİN DTÖ ve AB ile UYUMLU DEVLET YARDIMLARI (Teşvik) SİSTEMİ ÖNERİSİ

    • Sayfa : 4/9
      <123456...9>

    3. Avrupa Birliği'nde Devlet Yardımları Meselesi


    Roma Antlaşması, bir üye devletin tam entegrasyon sürecinde karşılaştığı özel sorunlara karşı bir dizi önlemler almasını 26. madde gereği öngörmektedir. Bu madde sınırlı bir süre için ve yalnızca sözkonusu devletin üçüncü ülkeler çıkışlı, istatistik verilerinin kullanılabilir olduğu, son yıl süresince gerçekleştirdiği ithalat değerinin %5'inden fazla olmayan tarife pozisyonları için verilir. Öte yandan 123-128. maddeler bir Avrupa Sosyal Fonunun kuruluşunu öngörerek işgücünün sosyal ve coğrafi hareketliliğinin düzenlenişinde müdahaleleri ve sanayinin yeniden yapılanması sürecinde ortaya çıkabilecek işgücü eğitim, yerleşim vb. sorunların çözülmesinde yardım mekanizmasının harekete geçirilmesini düzenlemektedir. Hatta 226. madde üye devletlerin bölgesel ve sektörel sorunlarla karşılaştığında korumacı önlemlere başvurmasını kabul edilebilir bir olgu olarak değerlendirmektedir.


    Yukarıda sunulan örnekler etkin rekabetin belirli bir süre için askıya alındığı durumlardır. Ancak sözkonusu rekabetin askıya alındığı durumlardan yararlanılarak üye devletler arasında ticarete zarar verecek durumların doğmasına Roma Antlaşması müsaade etmemektedir. Bu bağlamda Birlik Antlaşma'nın 87, 88 ve 89. maddeleri Devlet Yardımlarını düzenlemektedir.





    3.1. Birlik Antlaşması'nın Devlet Yardımlarıyla ilgili Maddeleri: 87. 88. 89. Maddeler


    Madde 87


    1. İşbu Antlaşmada öngörülen kanıt hükümler saklı kalmak üzere, bazı ürünleri ya da bazı işletmeleri üstün duruma getirerek rekabeti bozan veya bozmak korkusu yaratan, devletler tarafından ya da hangi şekilde olursa olsun devlet kaynakları aracılığıyla yapılan yardımlar üye devletler arasındaki alışverişleri etkiledikleri ölçüde Ortak Pazar ile bağdaşmaz.


    2. Ortak Pazarla şunlar bağdaşır:


    a) Ãœrünlerin kaynağına bağlı olarak bir ayrıcalık yapılmamak koşuluyla tüketicilere verilen sosyal nitelikteki yardımlar.


    b) Doğal afetler ya da öteki olağanüstü olaylar tarafından ortaya çıkan zararları kapatmaya ayrılan yardımlar.


    c) Almanya'nın bölünmesinden etkilenen Federal Almanya Cumhuriyeti'nin bazı bölgelerinin ekonomisine, bu bölünmeden doğan ekonomik dezavantajları gidermek için gerekli olduğu ölçüde yapılan yardımlar.


    3- Şunlar Ortak Pazarla bağdaşır sayılabilir:


    a) Yaşam düzeyi anormal derecede düşÃ¼k olan ya da önemli bir işşsizliğin hüküm sürdüğü bölgeler ekonomisinin kalkınmasını kolaylaştırmaya ayrılan yardımlar.


    b) Avrupa'nın ortak yararına olan önemli bir projenin gerçekleştirilmesini kolaylaştırmaya ya da bir üye devlet ekonomisindeki önemli bir bozukluğu düzeltmeye ayrılan yardımlar.


    c) Alışveriş koşullarını ortak yarara aykırı olduğu ölçüde bozmadıkça, bazı faaliyetlerin ya da bazı ekonomik bölgelerin kalkınmasını kolaylaştırmaya ayrılan yardımlar. Bununla beraber, işbu Antlaşma'nın üçüncü ülkelere karşı ortak ticaret politikasını belirleyen hükümleri saklı kalmak üzere, yalnızca gümrük korunmasının yokluğunu karşılayabilmek amacıyla 1 Ocak 1957 tarihinde gemi yapımına ilişkin yardımlar gümrük vergilerinin kaldırılasına uygulananlarla aynı koşullar içinde giderek indirilir.


    d) Komisyonun önerisi üzerine Konsey'in nitelikli çoğunlukla alacağı kararla belirlenen başkaca yardım kategorileri.


    Madde 88


    1- Komisyon, üye devletlerle birlikte, bu devletlerde bulunan yardım rejimlerini devamlı olarak inceler. Komisyon, bu devletlere Ortak Pazarın giderek kalkınmasının ya da işlemesinin gerektirdiği yararlı önlemleri önerir.


    2- İlgilileri, kendi görüşlerini bildirmeye çağırdıktan sonra Komisyon, bir devlet ya da devlet kaynakları aracılığıyla bağlanan bir yardımın 87. madde hükümleri ışığında Ortak Pazar ile bağdaşmaz olduğuna veya bu yardımın yolsuz şekilde uygulandığını saptarsa, kendisinin belirleyeceği süre içinde ilgili devletin bu yardımı kaldırması ya da değiştirmesi gerektiğine karar verir.


    Sözkonus udevlet verilen süre içinde bu karara uymazsa, Komisyon ya da ilgili her öteki devlet, 226 ve 227. maddeler uygulanmaksızın doğrudan doğruya Adalet Divanı'na başvurabilir.


    Bir üye devletin istemi üzerine Konsey bu devlet tarafından yapılan ya da yapılacak olan bir yardımın, olağanüstü durumlar böyle bir kararı haklı gösteriyorsa, 87. madde hükümlerinden veya 89. maddede öngörülen tüzüklerden ayrılarak Ortak Pazar ile bağdaşır sayılmak gerektiğine, oybirliğiyle karar verebilir. Komisyon bu yardım bakımından işbu paragrafın birinci satırbaşında öngörülen işleme girişmişse, ilgili üye devletin Konseye yöneltilen istemi, sözkonusu işlemi, Konseyin durumunu belirlemesine kadar erteleyici etkiye sahiptir.


    Bununla beraber, istemden sayılarak üç aylık bir süre içinde Konsey durumunu belirlemezse, Komisyon karar verir.


    3- Bu yardımları yapan ya da değiştiren projelerden Komisyon, görüşlerini zamanında bildirmesi için haberdar edilir. Komisyon bir projenin 87. maddeye göre Ortak Pazar ile bağdaşmadığı sonucuna varırsa önceki pragrafta öngörülen işlemi gecikmeksizin ele alır. İlgili üye devlet, bu işlem sonuçlanmadan önce tasarlanmış önlemleri uygulamaya koyamaz.



    Madde 89


    Konsey, Komisyonun önerisi üzerine 87 ve 88. maddenin uygulanması amacıyla ve özellikle 88. madde 3. paragrafın uygulanma koşullarını ve bu işlemden ayrık tutulan yadım kategorileri saptamaya yarayan bütün tüzükleri nitelikli çoğunlukla çıkartabilir.


    Yukarıda sunulan maddelerdeki genel prensiplerin temelindeki merkez cümle "Devlet yardımları, yerli üreticilere haksız rekabet sağladıklarında bu üreticileri diğer üye ülke pazarlarına ihracat yapar duruma getirebilir veya diğer üye ülkelerde faaliyette bulunan Birlik üreticilerinden gelen ithalata karşı rekabet etmede bir rekabet aracı olarak kullanılıp rekabetin bozulmasına neden olurlar" üzerine yoğunlaşmaktadır.


    Sözkonusu rekabeti bozucu unsurlar meselesinde Devlet Yardımları "sadece devletin yaptığı hibeler, ucuz krediler ve faiz indirimleri gibi karşılıksızlık unsurunun apaçık belli olduğu durumlardan ibaret olmayıp, vergi imtiyazları, bankalardan veya sermaye piyasalarından borç alan işletmelere sağlanan devlet garantileri, mal ve hizmetlerin daha uygun şartlarda temini ve devletin doğrudan ya da dolaylı olarak işletmelerin öz sermayelerine katılımı" da düşÃ¼nülmelidir.


    Yukarıda incelenen temel prensipler ile uygulamalar arasında bir dizi çelişkiler ortaya çıkmaktadır.


    Birlik bir yandan Devlet Yardımlarına karşı, rekabeti bozdukları için oldukça duyarlı kalırken, öte yandan uluslararası pazardaki rekabet gücünü korumak ve geliştirmek açısından bu tür uygulamalara açıkca da olmasa göz yummak durumunda kalmıştır.


      Sayfa : 4/9
      <123456...9>