• Devlet Yardımları Hukuku / Yayınlarımız

  • TÜRKİYE İÇİN DTÖ ve AB ile UYUMLU DEVLET YARDIMLARI (Teşvik) SİSTEMİ

    • Sayfa : 13/15
      <1...1112131415>

    2.3.1.6. Ticari Korunma Araçları ve Devlet Yardımları İlişkisi

    “Madde 44

    1. Ortaklık Konseyi, taraflardan birisinin talebi üzerine, taraflardan bir tanesinin diğer taraf ile olan ilişkilerinde uyguladığı koruma önlemlerinin dışında kalan ticari korunma araçlarının uygulanması ilkesini yeniden inceleme yoluna gider. Bu inceleme çerçevesinde, Ortaklık Konseyi, Türkiye’nin rekabete, devlet yardımlarının denetimine ilişkin kurallar ile iç pazara ilişkin diğer Birlik müktesebatı düzenlemelerini uygulaması ve etkin bir şekilde uygulanmalarını temin etmesi sureti ile iç pazarda mevcut olan haksız rekabete karşı garanti ile mukayese edilebilir bir garantiyi temin etmesi kaydı ile sözkonusu araçların uygulanmasını askıya almak kararını alabilir.

    2. Katma Protokol’ün 47. maddesinde tanımlanan anti-damping önlemlerinin uygulanması usulleri yürürlükte kalmaya devam eder.â€


    Topluluğun 44. madde ile ilgili bildirimi

    44. maddenin 2. paragrafı ile ilgili olarak, Birlik, Avrupa Birlikları Konseyi’nin tutumuna halel gelmeksizin, Avrupa Birlikları Komisyonu’nun anti-damping ve korunma önlemleri konusundaki yükümlülüklerinin ifası çerçevesinde bir soruşturmayı başlatmadan önce, Türkiye’ye bilgi vereceğini beyan eder. Bu amaçla, bu kararın yürürlüğe girmesinden önce, Katma Protokol’ün 49. maddesinin uygulanmasına yönelik uygun önlemler birlikte kararlaştırılacaktır. Ayrıca, uygun olduğu takdirde ve olay temelinde, bir zarar tespit edildiğinde, anti-damping soruşturmasının kapatılması için vergi tesisi yerine fiyat taahhütlerini açık bir tercih tanıyacaktır.

    Türkiye ile AT arasındaki Gümrük Birliği’nin en fazla eleştiri konusunu oluşturan bölümlerinden bir tanesini, ticari korunma araçlarının düzenlendiği maddeler oluşturmaktadır.

    Olağan koşullarda kurulan bir Gümrük Birliği’nde, Gümrük Birliği’nin tarafları arasında herhangi bir korunma aracının uygulanmasına imkan yoktur. Bununla birlikte, gerek Birlik Komisyonu’nun Gümrük Birliği konusundaki tutumları incelenirken saptanabileceği, gerekse Topluluğun tekstil ve hazır giyim konusundaki müteaddit yaklaşımlarının değerlendirilmesinden de anlaşılacağı şekli ile, Birlik tarafı, Türkiye’ye karşı uyguladığı korunma araçlarından vazgeçme niyetinde olmadığını çeşitli vesilelerle sergilemeye devam etmiştir.

    Bu yaklaşımın uzantısı olarak, 44. madde düzenlemesinin öncelikle Türkçeleştirirken de büyük bir güçlükle karşı karşıya gelinen kavramlar niteliğindeki koruma önlemi-korunma aracı ayırımının yapılması gerekmektedir.

    Bu doğrultuda, koruma önlemi olarak üstünde durulan düzenleme şeklini, Katma Protokol’ün 60. maddesi kapsamında öngörülen ve bir sektörde, bir bölgede ya da dış ticaret dengesinde ciddi güçlüklerin çıkması halinde alınabilecek önlemler oluşturmakta, koruma aracı olarak yer verilen önlem şeklini ise, özellikle anti-damping ve anti-sübvansiyon önlemlerinden oluşan ve aslında ortak ticaret politikasının araçlarının korunma kalemlerini teşkil eden araçlardan oluştuğunu belirlemek gerekmektedir.

    Katma Protokol madde 60 düzenlemesi bu çalışmanın ilgi alanı dışındadır. Bu itibarla bu bölümün incelenmesi kapsamında, korunma araçları ve Gümrük Birliği ilişkisinin üzerinde durulması ile yetinilecektir.

    Bu ön belirlemelerin ardından, 44. maddenin 1. paragrafının ilk cümlesinin incelenmesi yoluna gidildiğinde, Ortaklık Konseyi’nin korunma araçlarının Türkiye ile AT arasındaki ticari ilişkilerde uygulanması prensibini incelemekle görevlendirildiği görülmektedir. Bu tersinden yazılmış intibağını uyandıran cümlenin açık ifadesi, Türkiye ile AT arasındaki ticari ilişkilerde korunma araçlarına başvuru yolunun açık bırakıldığı, bunların kalkıp kalkmayacağı konusunda Ortaklık Konseyi’nin karar vermekle yetkilendirildiğidir. Ortaklık Konseyi’nin olumlu yönde bir karar verebilmesi, aynı tekstil/hazır giyim kotalarının kaldırılmasında olduğu gibi, paralel ön koşullara bağlanmıştır. Olumlu kararın çıkması için, Türkiye’nin:

    •rekabet,
    •devlet yardımları,
    •iç pazara ilişkin diğer Birlik müktesebatını (acquis communautaire)

    etkin bir şekilde uygulaması ve Birlikla eşdeğer bir haksız rekabete karşı koruma garantisini sağlaması gerekmektedir.

    Bu noktada, Ortaklık Konseyi Kararı'nın en çarpıcı kavramlarından bir tanesinin kullanıldığına tekrar tekrar işaret etmek gereği de bulunmaktadır. Birlik tarafının kaleme aldırdığı aşikar olan bu madde içinde, dikkat edilecek olursa, kullanılan kavram, Türkiye'nin Birlik iç pazar müktesebatı ile paralel bir mevzuat uygulaması, bir diğer deyişle, Türkiye’nin Birlik iç pazarına uyum olgusu ile karşı karşıya geldiğinin de Ortaklık Konseyi Kararı ile açıkça ifade edilmesidir. Bu doğrultuda, Gümrük Birliği ilişkisi ile, bir Gümrük Birliği’nin sınırlarının çok ötesine giden bir Birlik iç pazarına uyum olgusunun ortaya çıktığına en açık kanıt bu maddeden kaynaklanmaktadır.

    Bu olgunun saptanmasının ardından üzerinde önemle durulması gereken bir diğer özellik de, Ortaklık Konseyi'nin alacağı kararın doğası ile ilişkilidir. Türkiye’nin yukarıda sıralanan işleri yapması, Türkiye'ye karşı uygulanacak korunma önlemlerinin tamamen ortadan kaldırılmasını peşi sıra getirmeyecektir. Ortaklık Konseyi, sözkonusu önlemlerin askıya alınmasına karar verebilecektir. Yani, tüm işlemler yerine getirilse dahi, uygulamaların sonucunda örneğin yeterince etkin bir uygulama yapılmadığı iddiası, sözkonusu önlemlerin askıdan indirilmesine, yani yeniden uygulamaya konulmasına yol açabilecektir.

    44. maddenin 2. paragrafında ise, 1. paragraf düzenlemelerinin doğrultusunda, Katma Protokol’ün anti-damping prosedürünü düzenleyen 47. maddesine atıf yapıldığı görülmektedir. Bir diğer ifadesi ile, bu alanda ilk görünümde değişen pek bir şeyin olmadığı, eski düzenin aynen devam ettiği sonucuna varılmaktadır. Bununla birlikte, sözkonusu Katma Protokol 47. maddenin varlığına rağmen, Topluluğun bu prosedürü uygulamadığı, çoğunlukla Türkiye’ye karşı herhangi bir üçüncü ülke muamelesi yaptığı dikkate alınacak olunursa, bu maddeye tekrar referans yapılarak ön plana çıkartılmasının, en azından usul açısından bir iyileştirmeyi beraberinde getireceğini öne sürmek olasıdır. Yine aynı şekilde bir iyileştirmenin Topluluğun 44. maddenin 2. fıkrasına yaptığı bildirimden kaynaklanacağını, bu çerçevede Birlik tarafının bir anti-damping vergisi tesisi yerine, fiyat taahhütlerine açık bir tercih tanıyacağı sonucuna varmak olasıdır.

    Ancak yukarıda da belirtildiği gibi, Katma Protokol’ün yürürlüğe girişinden günümüze geçen döneme kadar, 47. maddenin varlığı, Topluluğun Türkiye’ye karşı bir ortak üye davranışından ziyade, herhangi bir üçüncü ülke muamelesi yapması gerçeğini engellememiştir. Esasen Gümrük Birliği'nin ruhu ile kesinlikle bağdaşmadığı açık olan korunma araçlarının devamını öngören ve bunu Ortaklık Konseyi Kararı’na yansıtan Birlik tarafının tutumu da, bu konuda Birlik tutumunun değişeceğine yönelik çok umut vaad eder bir yaklaşımı oluşturmamıştır. Bu nedenle, daha iyimser yorumların yapılabilmesi ve konunun karşılıklı iyi niyet kıstası üstünde değerlendirilebilmesi için uygulama sonuçlarının beklenmesinde yarar olduğu açıktır.

    Doğal olarak yapılması gereken bir diğer değerlendirme de, sözkonusu korunma araçları uygulamada kalacağı sürece, Türkiye ile AT arasındaki ilişkilerde tam bir kaosun hakimiyetini sürdüreceği doğrultusundadır.

    Zira, Türkiye bir yandan Topluluğun Ortak Ticaret Politikası’na uyum sağlamak doğrultusunda çalışmalarını sürdürürken ve konu ile ilgili maddeler incelendiği sırada da görüldüğü gibi, beş yıllık bir geçiş sürecinde, Birlik koruma araçları da dahil olmak üzere sözkonusu politikanın tarafı haline dönüşÃ¼rken, Birlik koruma araçlarının kendisine tatbik edildiği süreç içinde, aynı zamanda sözkonusu politikanın kendisine yöneltildiği üçüncü taraf haline de dönüşmektedir. Bu noktada gerçek bir çelişkinin varlığını saptamak ve bunun Gümrük Birliği’nin ruhu ile nasıl bağdaştırılabileceğini sorgulamak, kaçınılmaz olarak önümüzdeki günlerin bir diğer ana gündem maddesini oluşturmaya adaydır.

     

      Sayfa : 13/15
      <1...1112131415>