• Devlet Yardımları Hukuku / Yayınlarımız

  • DEVLET YARDIMLARI İLE İLGİLİ AVRUPA BİRLİĞİ KURALLARI

    • Sayfa : 2/6
      <1234...6>

    4. BİLDİRİM VE YETKİLENDİRME USULLERİ

    Avrupa Birliği’nde devlet yardımlarının idaresi önceden (ex ante) yetkilendirme sistemine dayamaktadır. Bu sistemde, Ãœye devletlerin devlet yardımı verme ya da değiştirme planları hakkında Komisyonu bilgilendirme (“Bildirimâ€) zorunlulukları vardır ve Komisyon tarafından yetki verilmeden herhangi bir yardımı yürürlüğe koymalarına izin verilmez. Antlaşmaya göre, Komisyona, belirtilen yardımın Madde 87(1) AB’ye göre devlet yardımı olup olmadığını ve eğer öyleyse, Madde 87 (2) veya (3) AB’de belirtilen muafiyetlere girip girmediğini belirleme yetkisi verilmiştir. Ãœye devletler, bildirilmeden ve Komisyonca onaylanmadan devlet yardımında bulunamazlar. Komisyon’un onayı olmadan verilen bir yardım “yasadışı yardım†olarak sınıflandırılır. Şu andaki usullere göre, Komisyon’un, ortak pazarla uyumsuz bulunan bir yasadışı yardımın muhataplarını geri ödemeye zorlama mecburiyeti vardır.

    Geçmiş birkaç yıl içinde, Komisyon, devlet yardımı usullerini modernleştirme ve basitleştirme uygulamaları başlatmıştır. Bu noktada, Konsey 7 Mayıs 1998 tarih ve 994/98 numaralı Yönetmeliği benimsemiş ve böylece Komisyon’a “Grup muafiyet yönetmelikleri†ni çıkartma imkanı sunmuştur. Komisyon, bu yönetmeliklere dayanarak, belirli şartları yerine getirdiği takdirde belli devlet yardımı kategorilerinin Antlaşma ile uyumlu olduğunu ilan edebilir ve böylece bunları önceden bildirim ve Komisyon onayı gereğinden muaf tutabilir. İlk üç grup muafiyet yönetmeliği Şubat 2001’de devreye girmiştir. Bu üç yönetmeliğin ikisi küçük ve orta büyüklükteki işletmelere yönelik yardım ve eğitim yardımına muafiyet sağlamaktadır. Sonuç olarak, Ãœye devletlerin önceden bildirimde bulunmadan, bu üç yönetmelikte ortaya konan şartlara uyan yardımları yürürlüğe koymaları mümkün olmaktadır. Üçüncü bir yönetmelik, de minimis kuralının uygulanmasını ortaya koymaktadır. Bu yönetmeliğe göre, üç yıllık bir süreçte 100.000 Euro sınırının altında kalan ve belli şartlara uyan bir işletmeye yönelik yardım AB Anlaşmasının 87(1) Maddesi uyarınca devlet yardımı sayılmaz çünkü ticareti etkilemez ve rekabete zarar vermez. Bu yüzden böyle bir yardımın bildirilmesi gerekmez.

    Tablo 1: AB uygulama esaslarında, çerçevelerinde veya yönetmeliklerinde izin verilen ana yatay ve bölgesel yardım kategorileri

    Yapılacak yardım: Bölgesel yardım alanları Diğer alanlar İlgili genel bilgiler
    (bkz. Ek)

     

     

    o En dış bölgelerdeki veya düşÃ¼k nüfus yoğunluklu bölgelerdeki işletmelerin ilave nakliye maliyetlerini kompanse etmek için yardım
    * Sadece KOBİ’ler ve dezavantajlı işÃ§iler için


    Tablo 1, günümüzde Komisyon tarafından benimsenen “Uygulama Esasları†ve “Çerçeveler†ile belirlenen ana yardım kategorilerinin özetini vermektedir. Tablo, her bir kategori için muafiyetin tüm AB alanında mı geçerli olduğu yoksa bölgesel yardım alanlarıyla mı sınırlı olduğunu da belirtmektedir. Tablodaki son sütun yardımın incelendiği genel bilgilerin başlığını (ek bölümüne bakınız) vermektedir.

    Modernleştirme uygulaması sonucunda, iki yardım önlemi tipi arasında ayırım yapmak gerekir:

    - Bildirim zorunluluğundan muaf tutulan yardım önlemleri

    Komisyon tarafından benimsenen grup muafiyet yönetmeliklerinden birindeki tüm şartlara uyan bireysel yardım önlemleri veya yardım programlarını Komisyona bildirim gerekli değildir. Bunun yerine, KOBİ-yardımı veya eğitim yardımı Yönetmeliğindeki tüm şartlara uyan yardım önlemleri için Ãœye devlet, yardım önleminin devreye sokulmasını takip eden 20 işgünü içinde önlemin özet tanımını Komisyona sunmak zorundadır. Yardım önleminin de minimis Yönetmeliğinde ortaya konan tüm şartlara uyması durumunda (Bkz. Ek 1), böyle bir özet bilginin verilmesi zorunluluğu yoktur.

    - Bildirim zorunluluğuna tabi yardım önlemleri

    22.03.1999 tarihinde, Konsey devlet yardımı alanında izlenmesi gereken usulleri ortaya koyan (AB) 659/1999 no’lu Yönetmeliği benimsemiştir. Aşağıda, normal bir tebliğ durumuna uyan kuralların kısa bir incelemesi sunulmuştur:

    - Bildirim:
    Planlanan yardım önlemlerinin ilgili Ãœye devlet (merkezi yetkililer) tarafından bildirim gerekmektedir. Komisyon, işlemleri hızlandırmak için, yardım tiplerinin çoğu için standart formlar oluşturmuştur. Genel olarak, yardım programları tebliğleri, ilgili Ãœye devlet Daimi Temsilciliği aracılığıyla Komisyon Genel Sekreterliği’ne yollanır.

    - Ek bilgi isteği:
    Eğer Bildirim eksikse, Komisyon ek bilgi ister. Genel olarak, Ãœye devlete bu bilgiyi vermek için 20 gün tanınır.


    - İnceleme ve karar:
    Normalde, Komisyon sunulan yardımı iki aylık bir süre içinde inceler. İki aylık süre Komisyonun konuyu ele alması için gerekli tüm bilgiyi elde ettiği günden itibaren işlemeye başlar. Bu inceleme “itiraz etmeme kararı†ya da “Madde 88(2) görüşmelerini başlatma kararı†ile sonuçlanır:

    Komisyon itiraz etmeme kararı alırsa, ilgili yardım önlemi yürürlüğe konabilir.

    Komisyon, bildiriminde bulunulan yardım önleminin piyasa ekonomisine uygunluğu konusunda şÃ¼pheleri varsa Madde 88(2)’nin gerektirdiği işlemleri başlatır. Böyle durumlarda, Komisyon “yasal soruşturma†açar. Yardımın tarifini Resmi Gazete’de yayınlar ve ilgili Ãœye devlet ve tarafları kendi yorumlarını sunmaya davet eder. Komisyon, tahkikat sonunda nihai bir karar verir. Bu karar olumlu (yardım yapılabilir), olumsuz (yardım yapılamaz) veya olumlu fakat belirtilen şartlara bağlı (yardım belirli şartlar yerine getirilirse verilebilir) olabilir.

    - Bütün kararlar, AB anlaşmasının 230. Maddesine göre ATAD’ın incelemesine tabidir.

    5. YAPISAL FON PROGRAMLARINDA DEVLET YARDIMI

    2000-2006 dönemi için geçerli yeni Yapısal Fonlar Genel Yönetmeliği, yeni programlardaki devlet yardımı işlemleri üzerine bir dizi koşul içermektedir. Temel ilke tüm Yapısal Fon işlemlerinin AB rekabet kuralları ile uyumlu olmasıdır.

    Devlet yardımı kuralları ile uyumluluğu sağlamak için, Yapısal Fon yöneticileri ilk olarak Antlaşma’nın 87(1) maddesine göre devlet yardımı kapsamına giren işlemleri belirlemelidir. Unutulmamalıdır ki, devlet yardımı kurallarının hüküm alanı pek çok bölgesel programda yer alan geleneksel ekonomik yardım önlemlerinin çok ötesine geçmektedir. Bu bağlamda, unutulmamalıdır ki, devlet yardımı kuralları aşağıdaki alanlarda da geçerlidir:

    - İnsan kaynakları önlemleri: Belli istihdam ve eğitim yardımı tipleri Madde 87(1)’e girer. (Ekteki istihdam ve eğitim yardımı bölümlerine bakınız);

    - Altyapı önlemleri: Çoğu durumda, kamu sektörünce yapılan altyapı inşaatı genel bir önlemdir ve altyapı kullanımı tüm potansiyel kullanıcılara eşit şartlarda açık olduğu sürece devlet yardımı kuralları alanının dışındadır.

    Devletin altyapı yatırımlarını özel sektörle ortak finanse etmesi durumunda (“Kamu-Özel Ortaklığı†(KÖO)), söz konusu proje devlet yardımı kurallarına göre ele alınabilir. Böyle durumlarda, kamu desteği devlet yardımı kurallarına uygun olacak şekilde ayarlanmalıdır. Bir olasılık da, kamu tarafının projeye özel yatırımcılar için geçerli olanlarla aynı koşullarda katılmasıdır. Böyle durumlarda, önlemin herhangi bir avantaj getirmediği sonucuna varılabilir. Başka bir yaklaşım tarzı da, tüm mevcut ve potansiyel rakiplere açık olan, ayrımcılıktan uzak ve rekabetçi bir ihale açmaktır. Böyle bir yaklaşım, rekabete verilen zararın sınırlı kalmasını ve kamu desteğinin projenin gerçekleşmesi için gerekli asgari miktarını karşılamasını sağlar. Bir KÖO projesinin devlet yardımı kapsamına girip girmediği konusunda şÃ¼phe söz konusu olduğunda, ilgili projenin Komisyon’a bildirimi ile önerilebilir.

    Taslak genel yönetmelik, Yapısal Fon programı döngüsünün her adımı için devlet yardımına yönelik koşullar ortaya koyar:

    - Programların görüşÃ¼lmesi ve onaylanması:
    Komisyon, Ãœye devletler tarafından sunulan planları AB devlet yardımı kurallarına uygun olup olmadığını belirlemek üzere ele almalıdır. Komisyonun bu görevi yerine getirebilmesi için, sunulan uygulama programları ve program belgeleri gerekli bilgileri içermelidir. Program yetkilileri unutmamalıdır ki, Komisyon, devlet yardımı kurallarına uygunluğu kesin olmayan önlem ve önceliklere Topluluk katkısını engelleyecektir.

    Yapısal Fon programlarındaki devlet yardımının denetlenmesi ve izlenmesini kolaylaştırmak için, her uygulama programına, o program bünyesinde finanse edilen tüm devlet yardımı önlemlerini listeleyen bir devlet yardımı tablosu dahil edilmesi konusunda fikir birliğine varılmıştır.

    - Onaylanmış programların yürürlüğe konması

    Bir program onaylandığında, ilgili Yetkili Merci bütün işlemlerin devlet yardım kurallarına uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür. Özellikle, Fonların bütün işlemlere katkısının devlet yardımı tavanına uygun olmasını sağlamalıdır.

    Bu bağlamda, büyük yatırım projeleri için bölgesel yardım üzerine çok sektörlü çerçeveye göre Ãœye devletler tüm üretime yönelik yatırım projelerini, onaylanmış bir bölgesel yardım programı dahilinde desteklense bile ayrı ayrı Komisyona tebliğ etmek zorundadır. Aynı şey “hassas sektörler†e dahil işletmeler için geçerlidir (elinizdeki Katılım Kuralları’nın 3.bölümüne bakınız).

    - İzleme ve mali kontrol:

    Yetkili Merci tarafından hazırlanan yıllık uygulama raporu, bütün işlemlerin AB devlet yardımı kurallarına uygun olmasını sağlamak için atılan adımların detaylı dökümünü vermelidir.

    Mali denetim bağlamında, Ãœye devletler ve Komisyon, yardımın AB rekabet kuralları uyarınca yapılmasını sağlar. Son olarak, Komisyon, verilen yardım devlet yardımı kurallarıyla uyumlu değilse ödemeleri erteleyebilir ve hatta mali düzeltmeye bile karar verebilir.

     

     

     

      Sayfa : 2/6
      <1234...6>