• Gazete Makaleleri / Finansal Forum Gazetesi

  • AB Genişlemesi ve Rekabet

  • Avrupa Birliği Kurumları -biz kendi içimizde girelim mi girmeyelim mi, küselim mi kavgaları yaparken- yeni genişleme sürecine ayak uydurmaya başladı bile. Avrupa Komisyonu'nun Rekabetten Sorumlu 4. Genel Müdürlüğü 13 yıldan sonra ilk yapısal değişim sürecine gireceğini açıkladı. Yani bu Genel Müdürlük'te bir şeylerin değişmesi bizim için gerçekten önemli mi diye soracak olursanız, evet önemli çünkü Gümrük Birliği dolayısıyla AB müktesebatına uyum sağlama zorunluluğumuz var. Rekabet Kurumu oluşturulduktan sonra piyasanın işleyişine ne kadar büyük katkılar sağladığına hep beraber şahit olduk, şimdi bu kurallardan bazılarının gözden geçirilmesi söz konusu. Zaten son zamanlarda faaliyetleri yoğun olan Komisyon'un 4. Genel Müdürlüğü yeni düzenlemelere gider ve piyasa oyununun kurallarını değiştirirse Türkiye'de de kısa zamanla Rekabet Kurumu buna ayak uydurmak zorunda kalacak ve bizde de oyunun kuralları değişecektir.rnrnPeki Rekabetten Sorumlu 4. Genel Müdürlük neyi değiştirmek niyetinde 1 Mayıs 2004 tarihinde gerçekleşecek genişlemeden önce birleşme ve devralmaların sektörel dairelere kaydırılması ve devlet yardımları konusunda daha etkin bir denetleme sistemi oluşturulması planlanıyor. Anlaşıldığı kadarıyla yeni üye devlet teşebbüslerinin monopolistik yapılara sahip olmasından çekinen ve bu devletlerin de AB'ye uyum sürecinde ekonomilerini ayakta tutmak babında devlet yardımlarıyla ulusal şirketlerini korumak isteyebileceği düşüncesi Komisyon'u böyle bir yeniden yapılandırmaya itmiş. rnrn2004 yılıyla birlikte 4. Genel Müdürlüğün uygulamaya sokmayı planladığı değişiklikler şunlar; rekabet ihlalleri ve hakim durum maddelerinin uygulanmasına yönelik yeni usuller, yeni birleşme ve devralma düzenlemesi ve son olarak devlet yardımlarının daha sıkı takip edilmesine yönelik düzenlemeler. Genişlemeyle birlikte Genel Müdürlüğün iş hacminin % 40 artacağı hesaplanıyor. rnrnBiz de, içeri dahi davet edilmeden kapısında beklemekte olduğumuz AB'nin diğer müktesebatını kabul ettiğimiz gibi bu yeni değişiklikleri de iç hukukumuza uyarlamak zorundayız. Ancak, sevindirici olan şu ki Türkiye Rekabet Hukuku'nun uygulamasında adaylara oranla nispeten başarılı olmuştur ve zamanla diğer eksiklerini de kapatacağına inanıyoruz. AB üyeliğimiz gerçekleşmese de bunu gerçekleştirmiş olmamız çok olumlu.