Basında ve kamuoyunda Üst Kurullar ile ilgili kargaşa devam ediyor. Köşe yazarları ve Hükümet özerk kelimesi ile bağımısız
kelimesini karıştırmaya devam etsinler, ben bir kez daha Düzenleyci Kurulların ne anlama geldiğini anlatmaya çalışayım.rnÖncelikle
kamuoyunda üst kurul olarak anılan ama gerçek adları Düzenleyici Kurumlar ve bunların yönetim organları olan Kurullar
hangileridirrnÖrneğin Rekabet Kurulu bir Düzenleyici Kurul mudurrnRekabet Kurulu bir Düzenleyici Kurul ya da Üst Kurul değildir.
Bir Düzenleyici Kurul'a ihtiyaç duyulması için belirli bir piyasanın önceden rekabete kapalı olması, devlet tekelinin bulunması ya
da kısıtlayıcı yasalar ile donatılmış bu piyasada sadece imtiyaz verilmiş teşebbüslerin faaliyet göstermesi gerekmektedir. İşte
böyle bir piyasayı rekabete açmak için Düzenleyici Kurul ihdas edilmektedir. Bu Kurul, deregüle edilmek istenen piyasadaki ilk
temel kuralları ortaya koyar, hür teşebbüs ve kamu teşebbüsü gibi aktörlerin rekabete ne şekilde tüketicinin ve kamu düzeninin
yararına olarak soyunacaklarına ilişkin yasal düzenlemeleri yapar ve ortadan çekilir. Kuruluş yasasının cevaz verdiği ölçüde bazı
belirli durumlarda müdahale eder, kimi zaman uyuşmazlıkları çözer, vb, işler yapar. Rekabet Kurulu ise böyle bir kurul değildir.
Şayet Çin'de ekonomiyi serbest rekabete açmak ya da deregülarize etmek isterseniz bakın o zaman bu anlamda rekabet kurulu ihdas
edebilirsiniz. Yoksa Türkiye gibi elli yılı aşkın süredir piyasa ekonosinin bulunduğu bir ülkede rekabet için Düzenleyici Kurul
kurulmaz. Rekabet Kurulu'nun üst kurullar ile bir ilgisi yoktur. Rekabet Kurulu yatay anlamda (tüm piyasalarda) işlev görürken,
Düzenleyici Kurullar dikey anlamda (belirli bir piyasada) işlev görür. Hal böyleyken bu iş karıştırılmıştır. Rekabet Kurulu'nun
üst kurulları ilgilendiren düzenlemelere uyması gerekmediği gibi kendini de bunlarla özleştirmemesi gerekir. rnBu gerçekten
korkmamak gerekir. Hükümet şimdi bizi daha bağımsız sanar, başımıza iş alırız, en iyisi biz de arada kaynayalım, bir üst kurul
gibi anlaşılalım mantığını terk etmek gerekmektedir. Düzenleyici Kurulların yandaşları ile karşıtları arasında patlayan bu sığı
tartışmaya asla girilmemelidir. Çünkü bu bir ekonomik model hatta ilerisinde rejim tartışmasıdır. Şu sıralarda bu tartışma çok üst
düzeyde yapılmaktadır.rnDüzenleyici kurulların bulunmadığı bir serbest piyasa düzeninde Rekabet Kurulu var olacaktır. Bulunduğu
bir sistemde de var olacaktır. Ancak Rekabet Kurulu maalesef geçmişte bu savaşı kaybetmiştir. Şimdi O da diğerleri gibi makam
otosu var ve lojmanı var tartışmaları arasında kaynayıp gidecektir.