• Gazete Makaleleri / Finansal Forum Gazetesi

  • AB Rekabet Uygulamasında Önemli Bir Yenilik

  • AB mevzuatında Birlik Anlaşması'nın 81 ve 82 nci maddelerinin uygulanması hakkında yeni bir Tüzük yürürlüğe girdi. Bilindiği üzere Roma Anlaşması'nın 81 ve 82 nci maddeleri rekabet ile ilgili çok önemli iki hüküm vazediyor. Bunlardan ilki olan 81 inci madde ile teşebbüs ve teşebbüs birlikleri arasında yapılan ve rekabeti olumsuz yönde etkileyen anlaşma, karar ve uyumlu eylemler yasaklanıyor. 82 nci madde ise hakim durumda olan teşebbüslere bu durumlarını kötüye kullanmamaları ve bu konuda özel bir özen göstermeleri konusunda yükümlülük getiriyor. Her ne kadar 81 inci maddedeki yasak esas ise de bazı koşulların bir arada gerçekleşmesi halinde söz konusu karar veya anlaşmalara uygulamada kalmaları hususunda bireysel veya grup olarak muafiyet verilebiliyor. Bu muafiyet sistemi oldukça geniş bir uygulama alanına sahip olup, 81 inci maddenin de 3 üncü fıkrasına tekabül ediyor. rnYukarıda adı geçen maddeleri uygulama yetkisinin kimde olduğu konusunu eski Tüzük açık bir şekilde düzenlemekte idi. Bu konuda son derece merkezi bir sistem getirilmiş olup yetki neredeyse münhasıran AB Komisyonu ve Topluluk Mahkemelerinde toplanmış idi. Belli istisnalar dışında üye ülkelerin ulusal rekabet otoriteleri ve ulusal mahkemelerin soruşturma yapma yetkisi, Komisyon'un soruşturma açması ile birlikte sona ermekte idi. Ayrıca, ulusal makamlar 81 veya 82 nci maddelere yönelik herhangi bir karar alsalar bile muafiyet verebilme yetkileri yani 81 inci maddenin 3 üncü fıkrasını uygulama yetkileri hiçbir şekilde mevcut değildi. Ancak, zaman geçtikçe bu sistem Komisyon üzerine ciddi anlamda yük getirdi. Bunun yanında bir de AB içinde genişlemeye yönelik bir politika izlenmesi, söz konusu hükümlerin uygulanması ve yetki konusunda yeni bir mevzuatı gerekli kıldı. rnUzun zamandan beri devam eden taslak çalışmaları sonucunda yeni Tüzük tamamlandı ve 2004 Mayıs'ında yürürlük kazanacak. Buna göre artık ulusal mahkemeler ve ulusal rekabet otoriteleri de Komisyon ile işbirliği içerisinde olmak kaydıyla 81 ve 82 nci maddeleri tam anlamıyla uygulama yetkisine sahip oluyorlar. Yani artık ulusal otoriteler de karar veya anlaşmalara muafiyet verebilecekler. Bu bağlamda yeni uygulamaya göre kısaca merkeziyetçi uygulamadan bir uzaklaşma söz konusu. Bütün bunlar düşünüldüğünde genişlemeyle birlikte AB'de yer alması umut edilen Türkiye'nin de bu uygulamaya kendini hazır etmesi son derece önemli. Koskoca bir Avrupa'yı içine alan rekabet soruşturma ve davalarının Türk rekabet otoritesi ve yargısı tarafından incelenmesi ve sonuca bağlanması aslında özellikle yargı alanında bu konuda daha uzman ve bilgi sahibi kadroları gerektiriyor.