Malum Dünya Kupası heyecanı son süratle devam ederken bir taraftan da futbolcu transferlerine ilişkin kurallar tarihi
değişikliklere uğruyor. Şöyle bir hatırlayacak olursak, olayın başlangıcı 1998 yılının başına kadar gidiyor. Avrupa Birliği
Komisyonu kendisine iletilen şikayetler üzerine FIFA'nın uluslararası futbolcu transferlerine ilişkin kurallarını rekabete aykırı
olduğu gerekçesiyle soruşturma kapsamına alır. Soruşturma süresince bir çok futbol kulübü, futbolcu ve federasyonla bilgi
alışverişi yapan Komisyon sonuçta FIFA kurallarının değişmesi gerektiğine kanaat getirmiş idi. Aslında böyle bir soruşturmanın
fitilini ateşleyen FIFpro adındaki futbolcu sendikası; ve hatta en büyüğü. rnZaten geçtiğimiz yılın ortalarına kadar bir taraftan
Komisyon Başkanı Mario Monti, diğer taraftan FIFA başkanı Sepp Blatter ve UEFA başkanı Lennart Johansson konuya ilişkin bir orta
yol bulmak için toplantı üzerine toplantı yapıyorlar idi. Nihayet bu toplantılar Temmuz 2001 tarihinde sonuç verdi ve FIFA ve
FIFPro'nun üzerinde anlaşmaya vardığı yeni kurallar ortaya çıktı. Bu kurallar ise Eylül 2001'den beri yürürlükte. Buna göre bazı
kesin kuralların yanı sıra bir dizi soyut kavramın da ortaya çıkması ileride yine büyük tartışmalara yol açacak bence. Nitekim
yeni kurallar genç bir futbolcunun transfer sonucu ortaya çıkarttığı maddi değerin ne şekilde paylaşılacağına ilişkin hala kesin
çizgiler çizemiyor. Futbol becerisinin ne kadarının Allah vergisi ne kadarının altyapı ürünü olduğuna bence biraz zor karar
verilir. rnHer neyse, yine de düzenleyici bir dizi kural getirilmiş. Mesela yılda bir tek transfer dönemi olması ve bir de tali
dönem olması; kontratların en az 1 yıl en fazla ise 5 yıl süreli olabilmesi gibi. Bununla birlikte, yargı yolunu kapatmayacak
şekilde bir futbol mahkemesinin kurulması da yeni kararlar arasında. Uyuşmazlıkların halline yönelik bu hakem heyetinin (futbol
hakemi değil) adil bir oluşum sergilemesi planlanmış. Bu kuralların ne kadar verimli olacağına uygulama karar verecektir. Bence
mevcut durumda orta yolun bulunmuş olması ve AB Komisyonu'nun şikayetçi taraf kalmaması üzerine soruşturmayı kapatmış olması.