Üst Kurullar Üzerine

Her şeyde olduğu gibi kantarın topunu üst kurullar işinde de kaçırdık. Sayın Bülent Ecevit üst kurullara yeni bir düzenleme getirileceğini İstanbul sermayesi önünde söylüyor. Seçilen yer çok anlamlı. Bu demektir ki; sermaye üst kurullardan rahatsızdır. Bu çok doğaldır, zira iş alemi yıllardır siyasetçi ile işini götürmeyi öğrenmiştir. Siyasetçi de bu marifetle sandalyesini garanti altına alır. Bu sistem Fransa'da da, Almanya'da da, Japonya'da da böyledir. Ancak 21.yy'ın gereksinimleri devletin bir anlamda küçülmesini, kamunun sevk ve idaresinde özerk birimlerin etkinliğinin artmasını ve sivil toplumun gelişmesini emretmektedir. İşte Türkiye'de bu rüzgara yelken açarak bir dizi idari ve mali özerkliği haiz üst kurullar kurmuştur. Ancak anlaşıylan odur ki; siyasi erk bu özerklikten rahatsızdır. Nitekim köşe yazarları da dahil tüm kesimler bir dil sürçmesiyle bu kurulların bağımsız olduğunu terennüm etmektelerdir. Halbuki devlet içerisinde yargı hariç hiçbir unsur tam anlamıyla bağımsız değildir. Bu noktada özerk kelimesi ile bağımsız kelimesi birbirine karışmaktadır. Bu küçük semantik dersten sonra işin esasına gelelim. Üst Kurullar nasıl olmalıdırrnÖncelikle tasarlandığı gibi idari ve mali özerkliği haiz olmalıdır. Ancak Sayıştay denetimi usuli bir denetim değil, ama ciddi bir denetim olmalıdır. Çok eleştirilen lojman politikası büyük bir saçmalıktır. Elbette ki buralarda çalışanların lojmanı olmalıdır. İmkan olsa da her devlet memuruna lojman verilse. Ücretler diğer tepki alan bir konudur. Burada çalışanların ücretleri yüksek değildir. Bugün bir holding işletmesi bir şirket genel müdürünün maaşının ne olduğunu düşünün sonra üst kurul başkanlarının maaşı ile karşılaştırın. Makam arabalarının varlığı eleştirilmektedir. Bu da ayıp bir şeydir, elbette ki; bu üst yöneticiler en lüks araca bineceklerdir. Triliyonları yöneteceksin hem de gaz tenekesi ile dolaşacaksın, bu olmaz, mantıksızlık olur. Bu üç konu ücret, lojman ve makam aracı üst kurullara yapılan en haksız eleştiridir. Bu rezilliği tezgahlayanlar Başbakanımızı da dolduruşa geçirmişlerdir. Bunu tezgahlayanları yakında buradan açıklayacağım. Ancak tartışmanın biraz daha derinleşmesini bekliyorum. rnÜst Kuruluma el sürdürtmem, çünkü onlara çok ihtiyacımız var, haydi savrulun