Topluluk Rekabet Hukuku'nda yoğunlaşmalar Komisyon tarafından başlıca üç aşamada incelenmektedir. Komisyon, birinci aşamada ilgili
ürün pazarının tespitini, ikinci aşamada ilgili coğrafi pazarın tespitini yapmakta ve son aşamada da yapılan yoğunlaşma işleminin
Ortak Pazar ile ne ölçüde bağdaştığını incelemektedir. rnrnKomisyon, ilgili ürün pazarını incelerken iki temel kriteri göz önünde
bulundurmaktadır. Bu bağlamda önce sözkonusu ürünü ikame edebilecek ürünlerin veya benzer ürün ya da ürünlerin var olup olmadığını
inceleyen Komisyon, daha sonra da yoğunlaşma işleminin etkili olduğu ilgili ürün pazarındaki rekabet şartlarını incelemektedir.
Komisyon ilgili ürün pazarındaki rekabet şartlarını hem mevcut rekabet ortamını hem de gelecekteki olası rekabet ortamını dikkate
alarak incelemektedir. rnrnİlgili coğrafi pazar incelemesi, yoğunlaşmanın gerçekleşeceği coğrafyada Rekabet Hukuku anlamında
olağan rekabet koşullarının varlığı üzerine odaklanmaktadır. Görüldüğü üzere Komisyon, ilgili coğrafi pazarı oldukça geleneksel
bir yaklaşım ile incelemektedir. Ancak, hakim durumu güçlendiren yoğunlaşmalar sözkonusu olduğunda Komisyon'un ilgili ürün ve
coğrafi pazar anlayışı bu kavramların en dar tanımı ile algılanması şeklinde ortaya çıkmaktadır. rnrnYoğunlaşma işleminin Ortak
Pazar ile bağdaşıp bağdaşmadığı meselesinde ise, Ortak Pazar içerisinde rekabetin sürekli kılınması ilkesini zedeleyecek
unsurların varlığına dikkat edilmektedir. Bu süreçte de yoğunlaşma taraflarının ekonomik, finansal ve teknolojik konumları,
tüketicilerin tedarik şartları, tedarikçilerin durumları, pazara giriş olanakları, vb. rekabeti tesis eden unsurlar gözönünde
bulundurulmaktadır. Böylelikle meselenin temelinde Komisyon'un Ortak Pazar içerisinde mevcut rekabetin devamı ve potansiyel
rekabetin ortadan kalkma ihtimali ve özellikle de hakim duruma taşıyan ya da bu durumu pekiştiren, güçlendiren oluşumlar üzerinde
dikkatle durduğu görülmektedir. Bu bağlamda da Komisyon, yoğunlaşmaları yatay, dikey ve karmaşık (conglomerat) yoğunlaşma
biçimleri şeklinde ele alarak incelemektedir. rnrnYatay yoğunlaşmalarda Komisyon incelemesi dört noktada odaklanmaktadır.
rnrnBirinci noktada yoğunlaşma işleminin yoğunlaşma sonucu ortaya çıkan teşebbüsün ilgili (ürün ve coğrafi) pazarlardaki konumunun
pazar payı ve rakiplerine karşı elde edeceği kolaylıklara bakılarak değerlendirmeye alındığı görülmektedir. rnrnİkinci nokta ise
rakip teşebbüslerin pazardaki gücü üzerine yapılan değerlendirmelerdir. Böylelikle ilgili pazarlardaki arz dengesine
bakılmaktadır. rnrnÜçüncü noktada ilgili pazardaki tüketici ya da kullanıcıların durumudur. Bu noktada da talebin durumu
değerlendirmeye alınmaktadır. rnrnSon nokta ise ilgili pazarlarda mevcut rekabetin artması ve pazara yeni gireceklere elverişli
şartların tesisinin gözönüne alınmasıdır. Bu noktada da potansiyel rekabet üzerinde durulmaktadır. rnrnYukarıda değerlendirmeye
alınan dört nokta çerçevesinde yatay yoğunlaşmaların ayrıca dikey etkilerine de bakılmaktadır. Buradaki dikey etkiden,
yoğunlaşmanın tedarikçileri karşısında yoğunlaşma sonucu elde edeceği gücün değerlendirilmesi anlaşılmalıdır. rnrnDikey
yoğunlaşmalarda ise Komisyon, yoğunlaşma sonucu ilgili pazarlardaki tedarik ve satış imkanlarının dağıtıcılar ve tüketiciler veya
kullanıcılar bakımından rekabetin kısıtlanma ihtimali ile, bazı dağıtıcıların pazarın dışına itilme ya da tüketicilere veya
kullanıcılara yönelik mal arzının kontrolüne ilişkin verileri değerlendirmeye almaktadır. Sonuç olarak, dikey yoğunlaşmalarda bazı
ekonomik aktörlerin ilgili ürün ve coğrafi pazarın dışında kalması ve bu durumdan da tüketicilerin zarar görmesi, Komisyon'un
önemle üzerinde durduğu konulardır. rnrnKarmaşık (conglomerat) yoğunlaşmalar kavramından anlaşılması gereken ise, değişik
alanlarda faaliyet gösteren teşebbüslerin birleşmelerinden oluşan teşebbüsler grubudur. Böylelikle karmaşık yoğunlaşma sonucu bir
dizi çeşitlilik sağlanarak iş rizikolarını yaygınlaştırmak amacı ile tamamiyle farklı alanlarda faaliyet gösteren sanayi ve ticari
ortaklıkların birleştirilmesi sözkonusu olmaktadır. İşte bu noktada Komisyon'un üzerinde önemle durduğu husus, karmaşık
(conglomerat) yoğunlaşmanın işlem sonucunda hakim durumunu güçlendirici bir yapıya kavuşması ve bu konumu ile de komşu ürün
pazarlarını etkilemesidir. Ancak yoğunlaşmanın ilgili pazarlarda rakiplerinin olması ya da elde ettiği güce rağmen alıcıların
başka tedarikçilere yönelme imkanlarının bulunması durumunda her hangi bir sorun ile karşılaşılmamaktadır. Bu arada karmaşık
(conglomerat) yoğunlaşmanın işlem sonucu ilgili pazarlarda hakim duruma ulaşması pazara giriş olanakları açık kaldığı ve etkin
rekabetin varolduğu sürece, yoğunlaşmanın kabul görmesi için bir engel teşkil etmemektedir. rnrnKomisyon'un, -yukarıda da
değinilen yoğunlaşma biçimlerine ilişkin- inceleme esaslarında yoğunlaşmanın Ortak Pazar ile uyumlu olduğuna dair kanaat
getirmesinde en büyük gösterge sözkonusu yoğunlaşmanın Ortak Pazar'da veya önemli bir bölümünde hakim durumu güçlendirici ya da
hakim durum yaratıcı özelliğinin bulunmaması ve bu marifetle rekabetin sınırlandırılmamasıdır. rnrnKomisyon, değerlendirmelerini
ATAD'ın Kurucu Antlaşma'nın 86. maddesinin uygulama esasları üzerine aldığı kararları gözönünde bulundurarak yapmaktadır. Ancak bu
noktada çok önemli bir eleştirisel bakış gündeme gelmektedir. Kurucu Antlaşma'nın 86. maddesi, hakim durumda bulunan teşebbüslerin
bu durumlarını ne şekilde kötüye kullanabileceklerine ilişkin halleri tadad etmektedir. Halbuki, oluşturulmakta olan bir
yoğunlaşmanın varsayımlardan hareket ederek 86. maddede belirtilen fiillerde bulunma ihtimalinin adeta gerçekleşmişcesine
düşünülmesi ciddi bir tartışma konusunu oluşturmaktadır. rnrnÖte yandan 4064/89 Sayılı Tüzük'te hakim durumda bulunma göstergesi %
25 pazar payından büyük bir orana sahip olma olarak gösterilmektedir. Böylelikle de % 25'in üzerinde pazar payına ulaşan
yoğunlaşma işlemlerine izin verilmesi durumunda, işlemin ileride hakim durumu kötüye kullanma haline açık bir şüphe oluşturduğunu
hatırlatmakta fayda vardır.