• Gazete Makaleleri / Finansal Forum Gazetesi

  • Rekabet Kuralları Doğrultusunda AB ve Üye Ülkelerdeki Soruşturma Usülleri

  • Avrupa Birliği'nde ve Üye Ülkelerde, Rekabet kurallarına uymakla yükümlü firmaların ihlalleri, ilgili tarafların bildirimleri, mevcut veya eski çalışanların, rakiplerin ya da müşterilerin veya tüketicilerin şikayetleri ve de diğer üye ülke makamlarından, basın raporlarından ya da sektör veya diğer çalışmalardan edinilen bilgiler vasıtasıyla öğrenilmekte. rnrnAB ve birçok AB Üyesi Ülke ihlale konu olacak rekabeti kısıtlayıcı anlaşmaları öğrenmek için genelde bildirimlere dayanmaktadırlar. Birleşmelerin bildirimi, AB sisteminde ve aynı zamanda Üye Ülkelerde zorunludur ve zaten bu ülkelerin birleşmelerin ve devralmaların denetimine ilişkin yasası vardır. Türkiye'de de bundan farklı bir sistem yoktur. rnrnOnbeş Üye Ülkenin onbirinde, rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalara ilişkin bildirim sistemi vardır. Rekabeti kısıtlayıcı anlaşmaların bildirimini sadece menfi tespitin veya muafiyetin arandığı durumlarda gerekli gören AB sistemi, yedi Üye Ülke tarafından (Belçika, Finlandiya, Yunanistan, İrlanda, Portekiz, İspanya ve İsveç) kapsamlı bir şekilde izlenmiş ve bu ülkelerin altısı (İspanya hariç) 1989'dan itibaren bu doğrultuda kanunlar çıkartmış veya mevcut kanunlarını tadil etmişler. Almanya ise, sadece muafiyete konu olabilecek belirli kategorilerdeki anlaşmaların bildirimini zorunlu kılmıştır. Zira, bildirim zorunlulukları çoğu durumlarda, rekabet kanununun, "kötüye kullanımın denetimi" ilkesine ya da "yasaklama" ilkesine dayanmasına göre belirlenir. Kanunları esasen kötüye kullanımın denetimine dayanan dört Üye Ülke (Avusturya, Danimarka, Hollanda ve İngiltere), rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar için muafiyet veya menfi tespit aranıyor olsun olmasın yine de sözkonusu anlaşmaların bildirimini zorunlu kılmaktadır. Üç Üye Ülke (Fransa, İtalya ve Lüksemburg) ise rekabeti kısıtlayıcı anlaşmaların bildirimini zorunlu kılmamaktadır. Öte yandan sözkonusu üçüncü ülkelerin hiçbiri rekabeti kısıtlayıcı anlaşmaların bildirimini zorunlu kılmamaktadır. rnrnAyrıca, AB'de olduğu gibi birleşme denetimi kanunu olan oniki Üye Ülkenin yedisi (Avusturya, Belçika, Almanya, Yunanistan, İrlanda., Portekiz ve İsveç) belirli eşiklerin üzerinde olan birleşmelerin birleşmenin öncesinde bildirimini zorunlu kılmaktadır ve yoğunlaşmadan yararlanılamayacağı bekleme dönemlerini ortaya koymaktadır. Eğer bu dönemden önce, yoğunlaşmadan yararlanılmaya başlanırsa, sonuçta sözkonusu yoğunlaşma tecrit edilmeye konu olabilir. Bilindiği üzere, benzer uygulama 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun vasıtasıyla Türkiye'de yürürlüktedir. İtalya'da ise, birleşme öncesi bildirimi zorunlu tutarken, herhangi bir bekleme dönemi uygulamasını zorunlu kılmamaktadır. Diğer Üye Ülkelerden üçü (Fransa, İspanya ve İngiltere), birleşme öncesi bildirimi isteğe bağlı bırakırken, Finlandiya sadece teşebbüsün birleşme sonucunda ilgili piyasada hakim duruma gelmesinin söz konusu olduğu durumlarda birleşmelerin bildirimini zorunlu kılmıştır. Danimarka, Finlandiya, Lüksemburg ve Hollanda'nın kanunlarında ise birleşmelerin denetimine ilişkin özel hükümler yoktur. rnrnAB'de, bir kısıtlayıcı anlaşmaların bildirimi, bir de birleşmelerin bildirimi için iki ayrı form bulunmaktadır. AB'de olduğu gibi bildirimi zorunlu kılan 8 Üye Ülke (Belçika, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Hollanda, İspanya, İsveç ve İngiltere) ise kendi formlarının kullanılmasını istemektedir. Bu ülkelerden İsveç ve İngiltere'de hem birleşmeler hem de rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar için form kullanılması gerekirken, Belçika, Yunanistan, İrlanda ve Hollanda'da sadece rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar için ve İtalya'da ise sadece birleşmeler için form kullanılması zorunlu kılınmaktadır. İspanya'da ise, belirli bir form bulunmasına rağmen, bu formun kullanımı isteğe bağlı bırakılmıştır. Birçok diğer Üye Ülkenin kanunları ise bildirimde bulunması gereken bilgileri belirlemektedir. rnrnGörülen o ki, Topluluk rekabet kuralları çatısı altında üye ülkeler kendi rekabet kanunlarını kendi iktisadi yapıları ve ticari teammülleri doğrultusunda uygulamaktadırlar. Türkiye'de de ilgili mevzuat yine Ülke'miz şartları doğrultusunda yürürlüktedir.