• Rekabet Hukuku / Rekabet Bülteni

  • Sayı : 9 / Yıl : 2003

  • Türkiye Üzerine Hazırlanan İlerleme Raporu’nda REKABET Hukuku Uygulamalarına İlişkin Görüşler

  • Türkiye
    Ãœzerine Hazırlanan
    İlerleme Raporu’nda REKABET Hukuku Uygulamalarına
    İlişkin Görüşler

    Önceki Rapordan bu yana Gelişmeler

    Türkiye özellikle rekabet kurallarının uygulanmasına ilişkin olarak önceki İlerleme Raporu’dan bu yana gelişme göstermiştir. Buna karşılık devlet yardımlarına ilişkin herhangi bir gelişme kaydedilememiştir.

    Rekabet konusunda yeni hiçbir mevzuatın benimsenmediği görülmektedir. Rekabet Kurumu 2001 yılında toplam 121 vakayı sonuçlandırırken 178 yeni vakayı incelemeye almıştır. Rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar içeren toplam 60 vakanın beşinde para cezası uygulanmıştır. Hakim duruma ilişkin toplam 18 vakanın dördüne para cezası uygulanmış ve ilgili kuruluşların uygulamaları yasaklanmıştır. Rekabet Kurumu 2001 yılında dört birleşme devralma işlemine koşullu izin vermiştir.

    Devlet yardımları mevzuatının uyumlaştırılması veya devlet yardımları izleme otoritesinin kurulması konusunda hiçbir ilerleme sağlanmamıştır. Bu durum rekabet kurallarına ilişkin Ortak Konsey Kararı’nın uygulanmasını geciktirmektedir.

    NUT 2 sınıflandırması çerçevesinde, bölgesel kalkınma için hazırlık planının sonuçlandırılması yönündeki gelişme memnuniyetle karşılanmıştır. Bu uygulama, azami yardım yoğunlaşmasına değişiklik getirip, bölgeler arasındaki farklılıkları ortadan kaldıracaktır.

    Önceki İlerleme Raporunda da belirtilen TEKEL’in durumunun yarattığı zorluklar devam etmektedir. 2001 yılında benimsenen mevzuat bir ilerleme olarak kabul edilemez ayrıca da uygulamadaki eksiklikler sebebiyle yürürlüğe girmesi gecikmiştir.

    Genel Değerlendirme

    Türkiye rekabet alanındaki çerçeve mevzuatın önemli bir kısmını müktesebat ve Gümrük Birliği’ni oluşturan Ortaklık Konseyi Kararı doğrultusunda ortaya çıkan yükümlülükleri çerçevesinde uyumlaştırmıştır. Ancak grup muafiyetlerine ilişkin uyumlaştırma gereklidir.

    Türk Rekabet Kurumu grup muafiyetlerine ilişkin düzenlemeler başta olmak üzere hatırı sayılır miktarda mevzuatı hayata geçirmiştir. Fakat, Türkiye’de uygulanan dikey kısıtlamalara ilişkin grup muafiyeti tebliğ, 1999 yılında değişen eski sistemle uyumludur. Dikey kısıtlamalara ilişkin grup muafiyetleri; münhasır dağıtım, münhasır satın alma, motorlu taşıt dağıtımı ve franchise anlaşmalarına ilişkin grup muafiyetleri ile düzenlemektedir

    Türkiye’de rekabeti önemli oranda etkilemeyen anlaşmalara ilişkin kuralları (de minimis) düzenleyen mevzuat bulunmamaktadır. Özellikle Teknoloji Transferi ve Araştırma ve Geliştirme Anlaşmalarını da kapsayan dikey anlaşmalara ilişkin mevzuat uygulaması bulunmamaktadır. Bu alanlardaki uyumun sağlanması için Türk rekabet mevzuatının uyumlaştırılması için çaba harcanması gerekmektedir.

    Özerk Rekabet Kurumu 11 kurul üyesi ve toplam 319 (7 yönetici, 90 uzman ve 222 uzman yardımcısı) çalışandan oluşmaktadır. Rekabet Kurumu’nun gelirlerini Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’dan aldığı ödenek ile Rekabet Kurumu’nun verdiği cezalardan aldığı % 25’lik pay oluşturmaktadır.

    Rekabet Kurumu, yasal uygulamanın eksik olmasından ötürü devlet teşebbüsleri, devlet tekelleri ve özel haklara haiz kurumlara karşı gücünü ve rekabet hukukunu uygulayamamaktadır. Rekabet Kurumu’na devlet teşebbüsleri, devlet tekelleri ve özel haklara haiz kurumların gerçekleştirdikleri rekabet ihlallerinin üzerine gitmesi için gerekli yetkinin verilmesi gerekmektedir.

    Özellikle hizmet sektörüne ilişkin olarak yürürlükte bulunan yaygın sektörel yasalar, Rekabet Kanunu’na aykırı olup Rekabet Kurulu’nun bu kurumlara karşı kanunu uygulamasını da engellemektedir. Rekabet Kurumu’nun, devlet teşebbüslerinin bulunduğu vakalarda teşebbüs kavramını daha geniş anlamda tanımlaması ve rekabet kurallarını uygulama gücünü devlet tarafından kontrol edilen teşebbüsler üzerinde daha fazla kullanması gerekmektedir. Rekabet kurallarının etkin bir şekilde uygulanması amacıyla rekabet Kanun’na aykırılık içeren sektörel yasalarda (özellikle özel ve münhasır haklar veren yasalar) değişiklik yapılması gerekmektedir.

    Rekabet Kurumu özellikle özelleştirme süreci ve düzenlenmiş altyapı sektörlerinde rekabet kurallarını uygulanması yönünde daha etkin olmalıdır. Bu bağlamda, Rekabet Kurumu’nun Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu ve Telekomünikasyon Kurumu gibi düzenleyici kurumlarla işbirliğini geliştirmesi sağlanmalıdır.

    Rekabet Kurulu, rekabet kurallarının ihlal edildiği vakalarda bazı teşebbüslere para cezası vermiştir. Bununla birlikte, Rekabet Kurulu’nun kararlarına Danıştay safhasında yapılan itirazların sonuçlanmasının çok uzun zaman alması, rekabet kanununun etkin bir şekilde uygulanmasını geciktirmektedir. Rekabet kurallarına uyumun sağlanması amacıyla verilen idari cezalar ve yaptırımlar, yüksek enflasyon sebebiyle caydırıcı olmamaktadır. Henüz iptal davalarına ilişkin olarak Danıştay’ın almış olduğu nihai bir karar bulunmamaktadır. Rekabet Kanunu, Kurul kararlarının iptali için dava açıldığı durumlarda para cezalarının Danıştay’ın nihai kararından önce alınmasını engellemektedir.

    Türkiye’nin Gümrük Birliği kapsamında mevzuat uyumlaştırması ve devlet yardımlarının izlenmesine ilişkin gerekli kurumları oluşturması gerekmesine rağmen, Avrupa Komisyonu kuralları ve prensipleri doğrultusundaki devlet yardımları kanunu henüz benimsenmemiştir. Türkiye yasal çerçeveyi AB mevzuatı ile uyumlaştırmalı ve Gümrük Birliği yükümlülükleri çerçevesinde devlet yardımları izleme ve denetleme kurulunu oluşturmalıdır.

    1998 İlerleme Raporu’nda, Türkiye’nin rekabet kanunu çerçevesinde uyumlaştırma adına büyük çaba gösterdiği görülmektedir. Bunun tamamlanması çok önemlidir. Bu durum önemli oranda reform çabası gerektirmektedir ve özellikle rekabet kurallarıyla uyum içerisinde olan bazı ticari tekellerin varlığını garanti altına almak açısından önemlidir.

    1999 İlerleme Raporu’da teşebbüslere ilişkin olarak ilerleme kaydedilmesi gerektiğini içeren hemen hemen aynı sonuç tekrarlanmaktadır.

    2000’de devlet yardımlarına ilişkin özerk bir kurulunun kurulmasının gereği vurgulanmıştır.

    2001’de aynı sonuçlar tekrarlanmıştır.

    1998 yılından itibaren Türkiye, rekabet hukuku konusunda iyi ilerlemeler kaydetmesine rağmen, devlet yardımlarının denetimi ve devlet tekellerinin uyumlaştırılması konusunda çok kısıtlı ilerleme sağlanmıştır. TEKEL’in tütün, alkol ve tuz tekelinin düzenlenmesine ilişkin bir gelişme olmamıştır. TEKEL münhasır haklarını saklı tutarak kamu iktisadi teşebbüsüne dönüştürülmüştür. Bunun yanında TEKEL Rekabet Kanunu kapsamında değildir. Genel olarak Türkiye, mevzuat uyumu, idari kapasite ve uygulama konusunda Avrupa Komisyonu ile uyum içerisinde olmasına rağmen devlet yardımı ve devlet tekellerinin düzenlenmesi ve uyumlaştırılması konularında kısıtlı oranda uyum sağlanmıştır.

    Türkiye’nin, öncelikli olarak rekabet kurallarının uygulanmasına ilişkin taslak halinde bulunan Ortaklık Konseyi Kararı’nı imzalaması gerekmektedir. Ayrıca Türkiye, devlet yardımlarının izlenmesi ile görevli özerk kurumun oluşturulması için tüm çabasını göstermelidir.
     

    ESC Yayınları

    Yayın Sorumlusu
    Prof. Dr. Arif ESİN

    Adres
    Akaretler Sıraevleri
    S.Seba Caddesi No: 35
    Beşiktaş 80680
    İstanbul - Türkiye
    Tel: +90 212 2369656 (pbx)
    Fax: +90 212 2614196

    e-mail
    esc@escrc.com
    Web Sitesi
    www.escrc.com
    ISSN: 1302 - 4019