• Gazete Makaleleri / Finansal Forum Gazetesi

  • Otomotiv Dağıtım İşinde Devrim (I)

  • Avrupa Birliği'nde yürürlüğe giren ve tüketicinin olduğu kadar otomotiv distribütörlerine de büyük kolaylıklar getiren yeni düzenleme devrim niteliğinde. Türkiye'de ise Ulusal Programa göre bu düzenleme 31 Aralık 2003 tarihine kadar Rekabet Kurulu tebliği şeklinde AB'ne olarak yayımlanacak.rnÖncelikle, yeni düzenleme, sağlayıcı olarak adlandırılan otomobil üreticileri veya ithalatçılarının, bayilik sistemlerini kurarken temel bir seçimle karşı karşıya kalacağını bildiriyor. Bu kapsamda ya seçici dağıtım sistemi ya da münhasır dağıtım sistemi tercih edilebilecek. Şimdi, sistemi anlayabilmek için öncelikle seçici dağıtım nedir onu irdelemek lazım. rnSeçici dağıtım, sağlayıcının dağıtım faaliyetini üstlenecek teşebbüsleri dağıtımı yapılacak ürünün özelliklerinden kaynaklanan belirli kriterlere dayanarak tespit ettiği bir sistemidir. Komisyon seçici dağıtım sistemlerine ilişkin görüşünü şöyle açıklamaktadır: Günümüzde bir çok ürün seçici dağıtım olarak adlandırılan dağıtım sistemiyle satışa sunulmaktadır. Seçici dağıtım sistemini kullanan üreticiler, ürünlerinin yapısından kaynaklanan pazarlama zorluklarını ihtisaslaşmış ve seçimi kendisine kalmış dağıtıcılar vasıtasıyla gerçekleştirmek istemektelerdir. Bunu yaparken de dağıtıcılarını bazı asgari şartları yerine getirip getirememesine göre seçer ve dağıtım ağını şekillendirirler. Bu tür dağıtım organizasyonları genellikle motorlu taşıtlar, fotograf makineleri, elektronik ürünler, elektrikli ev aletleri, parfümler gibi ürünlerin satışında kullanılmaktadır rnKomisyon'un yorumundan da anlaşılacağı üzere; seçici dağıtım sistemiyle satılan ürünlerin başarıyla pazarlanması, genelde tüketiciye satış anında verilmesi gereken teknik bilgilere dayanmaktadır. Üreticiler de, haklı olarak ürünlerinin hangi şartlarda kimler tarafından satışa sunulduğunu denetlemek ve bilmek istemektedirler.rnÜreticilerin bu yaklaşımı her ne kadar makul bir gerekçe olarak değerlendirilebilse de, seçici dağıtım sistemleri bir yandan sistemin dışında kalan bağımsız dağıtıcılara arz boykotu yapılmasına, öte yandan da sisteme katılmak isteyen dağıtıcıların sisteme dahil olmalarının doğrudan veya dolaylı olarak engellenmesine yol açmakta. Bu sebepten ötürü Rekabet Hukuku ile böylesine çelişen bir dağıtım sistemini Komisyon gerçekten çok yakından takip etmekte. Komisyon'un özellikle üzerinde durduğu husus, dağıtım sistemine kabul edilmeme gerekçelerinin ne kadar ekonomik ve rasyonel olduğunun tespiti yönünde. Üreticiler tarafından, kurulan dağıtım sistemine kabul için dağıtıcılara getirilen bu koşullar, Tüzük kapsamında sağlayıcının insiyatifine bırakılmış neredeyse tek husus olmasından ötürü gerçekten de önemli. Bunun ayrıntılarına ise yarınki yazımızda değineceğiz.