• Rekabet Hukuku / Yayınlarımız

  • Rekabet Hukuku Kitabı Prof. Dr. Arif Esin

    • Sayfa : 47/49
      <1...4546474849>

    6.3. Usul hataları

    PVC vakasında (454) , Bidayet Mahkemesi, Komisyon'un 1988 yılında Topluluk polivinilklorid üreticisi ondört teşebbüse uyumlu eylem içerisinde oldukları gerekçesiyle vermiş olduğu para cezalarını, ilgili kararın usül ve yetki hataları içerdiği ve bu sebepten ötürü geçersiz kaldığı gerekçesiyle iptal etmiştir.

    1994 yılında ise ATAD, Bidayet Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararı bozarak Komisyon'un vermiş olduğu karardaki usül ve yetki hatalarının kararın geçersiz sayılmasını gerektirecek boyutlarda olmadığını belirtmiştir. Daha sonra bu karar, Komisyon'un başka bir temel usül hatası yaptığının tespit edilmesi sonucunda, Yüce Divan tarafından Kurucu Antlaşmanın 173. maddesine dayanarak iptal edilmiştir. Bu usül hatası ise Komisyon'un vermiş olduğu kararı onaylamayı ihmal etmiş olmasıdır.

    Benzer bir şekilde, 1995 yılında Bidayet Mahkemesi, Komisyon'un, lehim kaynağı üreticisi Solvay ve Imperial Chemical Industries (ICI) firmalarına vermiş olduğu yüklü para cezalarını içeren Karar'ı, Komisyon'un kararı tebliğ ettikten sonra onaylama işlemini yaptığı gerekçesiyle iptal etmiştir.

    6.4. Komisyon kararlarının temyizi

    Roma Antlaşması'nın 173. Maddesi uyarınca bütün özel ve tüzel kişiler Komisyon kararlarının iptaline yönelik yargı yoluna başvurabilirler. Eğer Komisyon'un rekabet konusunda verdiği kararlar:

    o İhlalin varlığına yönelik ise,

    o Menfi tespit veya muafiyet sağlıyorsa,

    o Geçici hüküm içeriyorsa,

    o Bilgi isteme veya yerinde inceleme yapılmasına ilişkin ise,

    o Şikayetin reddedilmesi ve davanın kapatılmasına ilişkin ise,

    o Yoğunlaşma İşlemlerinin Denetimine ilişkin Tüzüğün, bildirilmiş bir yoğunlaşma işlemine uygulanamayacağına yönelik ise,

    o Bir yoğunlaşma işleminin Ortak Pazar'a uygun olduğu veya olmadığı yönünde ise,

    bu tip kararlara itiraz edilebilir.

    Ancak, bir kararın hangi durumlarda nihai karar olarak değerlendirilebileceği hususu ise, ATAD tarafından Cimenteries k. Komisyon vakasında: " ... yasal konumlarında kesin değişiklikler ortaya çıkarmak yoluyla teşebbüslerin çıkarlarını etkileyecek sonuçlar doğuran her türlü karar..." (455) şeklinde tanımlanmıştır. IBM vakasında (456) ise bu kararların kesin ve nihai olması gerektiği belirtilmiştir. Geçici kararlara, Komisyon'un nihai tutumu belli olmadığı için itiraz edilememektedir.

    Komisyon'un bir kararına aşağıdaki dört koşuldan biri oluştuğunda itiraz edilebilir:

    o Yetkinin kötüye kullanılması,

    o İlgili mevzuatın Komisyon tarafından yanlış yorumlanması,

    o Komisyon'un usul hatası yapmış olması,

    o Komisyon'un ilgili konuda karar verme yetkisine sahip olmaması.

    Komisyon'un nihai kararına yapılan itiraz kabul edilirse, ATAD veya Bidayet Mahkemesi kararın tamamını veya bir bölümünü iptal edebilir. Buna bağlı olarak, kararın iptal edilen maddeleri gereği uygulanan cezaları azaltabilir, yeniden düzenleyebilir veya kaldırabilir.

    6.5. Topluluk dışı uygulamalar

    Avrupa Topluluğu sınırları dışında faaliyet gösteren işletmelerin durumlarına ilişkin de bir dizi uygulama mevcuttur.

    Avrupa Topluluğu rekabet kurallarının Topluluk dışındaki eylemler veya anlaşmalara uygulanması ilk olarak Wood Pulp vakasında (457) gündeme gelmiştir. Bu vakada ATAD, Topluluk sınırları dışında ofisleri bulunan Topluluk üreticilerinin, Topluluk'taki müşterilerine uyguladıkları fiyatlar üzerinde anlaşmaları ve bu uyumlu eylemi, ürünlerini ortak belirlenmiş fiyatlarla satarak hayata geçirmeleri durumunda, Kurucu Antlaşma'nın 85 (1) maddesi uyarınca Ortak Pazar dahilinde rekabeti kısıtlayan veya kısıtlama amacı güden bir uyumlu eyleme taraf oldukları sonucuna varmıştır.

    Diğer taraftan, Topluluk menşeli olmayan teşebbüsler Topluluk içerisinde rekabeti kısıtlayıcı eylemlerde bulunmuşlarsa, bu eylemi Avrupa Topluluğu'nda mukim şubeleleri, acenteleri veya bölümleri vasıtasıyla doğrudan veya dolaylı olarak gerçekleştirmiş olmaları önem teşkil etmemektedir. Örneğin, fiyat belirlemeye yönelik bir uyumlu eylemin Topluluk sınırları içerisinde gerçekleştirilmiş sayılabilmesi için uyumlu fiyatlarla yapılan satışta alıcının Avrupa Topluluğu'nda mukim bir müşteri olması yeterlidir.

      Sayfa : 47/49
      <1...4546474849>