BAŞLARKEN
Bülent ÇAMLICA
ESC Yayıncılık adına, Editör
Borçlar Kanunu'nun sözleşme serbestisi ilkesiyle teşebbüslere tanıdığı geniş hareket alanının Rekabet Hukuku ile bir anlamda
sınırlandırılması, Rekabet Hukuku uygulamalarına geçen tüm ülkelerde olduğu gibi, Türkiye'de de belirsizlikler doğurmuş ve iş
kesimlerinin tepkili yaklaşımlarını gündeme getirmiştir. Türkiye'de 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un
yürürlüğe girdiği tarih üzerinden 5 yıla yakın süre geçmiş olmasına karşın, Rekabet Kurulu'nun oluşturulmasında yaşanan iki
yılı aşkın gecikme, Rekabet Hukuku uygulamalarındaki belirsizliklerin ortadan kalkmasını 21. yüzyılın arefesine bırakmıştır.
Kanun'u uygulamakla yükümlü Rekabet Kurulu, Rekabet Kurumu'nun oluşturulması ve ikincil mevzuatın hazırlanmısı çalışmaları ile
eş zamanlı olarak, Rekabet Hukuku'nun anlaşılabilmesini teminen seminerler, paneller ve raporlar gibi bir dizi faaliyeti de
gerçekleştirmek durumunda kalmıştır.
Rekabet Hukuku uygulamaları, son iki yıl içerisinde çığ gibi büyümüştür. Yüzlerce bildirim ve şikayet müracaatı,
düzinelerce Önaraştırma ve Soruşturma, sözlü savunma toplantıları, izin verilen ve verilmeyen yoğunlaşma işlemleri, verilen
idari para cezaları... Etkinlik arttıkça, hassasiyet artmış ve artık ülkemizde de teşebbüsler, Rekabet Hukuku'nun 'korunmaları
gereken' bir mevzuat olmadığı, bilakis 'koruyucu' bir mevzuat olduğunun bilincine ermişlerdir. Korunan elbette ekonomik
verimliliği sağlayan serbest ekonomik yarış ve bu yarışın icabına göre davranan teşebbüslerdir.
Irak ve İran pazarlarına ihracat yapan firmaların, bu pazarlar kapandıktan sonra hiç bir ülkeye mal satamamalarının ardında
yatan sebeplerin özeleştri ile tespiti ve ortadan kaldırılması beklenmeksizin, o sebeplerin Kanun'la giderilmesi zorunlu hale
getirilmiştir. Artık Dünya'da var olmayanın Türkiye'deki varlığının, Türkiye'ye dahi bir yararı kalmamıştır. Bu türlü
ekonomik yapılanmaların piyasalara yeni girenlere veya gelişmeye çalışanlara engel olması ise, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması
Hakkında Kanun ile yasaklanmıştır.
Bültenimiz bundan böyle bu yasakları tartışacaktır. Kaynak mevzuat olan Avrupa Birliği Rekabet Hukuku'nu inceleyecek,
gelişmeleri aktaracak, Rekabet Kurulu uygulamalarını değerlendirecek, teşebbüslerin serbest yarışta önlerindeki manileri
aşmaları için gayret gösterecektir.
Bültenimiz, kendi kulvarında yarışa kalkmıştır. Sayfalarında tüm seslere yer verecek, Türkiye'nin rekabet politikalarıyla
ilgili hukuki ve ekonomik sorunlarını çok sesli olarak tartışmaya açacaktır. İlgili herkese ve her kesime açık sayfalar, yeni
bin yılla beraber elektronik ortama da taşınıp; akademik çevrelerin, uzmanların, iş aleminin yaklaşımlarına mecra
oluşturacaktır.